gün mü gece oldu?
‘Sanma ki bu talihsizlik nevi şahsına münhasır’ der
Ali Lidar rica yazısında. Tekrarlıyorum “sanma ki bu talihsizlik nevi şahsına
münhasır”, “sanma ki bu talihsizlik nevi şahsına…”, sanma ki bu talihsizlik
nevi…”
Gün gece oldu. Hangi
günün gecesi bu bilmiyorum. Siz bu yazıyı ne zaman okursunuz onu da bilmiyorum.
Ama siz bu yazıyı okurken ben sağ bileğime taktığım tesbihle az evvel ‘sabır’
çektim. –Biliyorum her şeye sabır istenmez- Karşımda Dinim İslam kitabı var. İşaretli
yere kadar bitiremedim. Masanın üzerindeki bardaktan az biraz su içtim. Son olarak
görmem gereken tüm halüsinasyonları gördüm ve korktum. Ne yapmam lazım gecenin
bu saatinde?
Sürekli bi türkünün sözü
var aklımda. “zaten bende talih yok, seni benden alırlar.”Allah’ım çok boş bi
insan mıyım? Neden Senin kelamından başka her şeyi ezbere tutuyorum aklımda? Böyle
amaçsız, boş, mutsuz ve bu sebepten şükürsüz müyüm? Affet Ya Rabbi ama çok
mutsuzum koca bi gök kadar.. Size de
oluyordur böyle arada. Bende uzun müddet kaldığından bu durumu iki dostumla
paylaştım. Bir dostum yanı başımdaydı. Ve dedi ki ‘artık gönlünü dolduracak
birini bul.’ -kolaymış gibi- Diğer
dostum Artvin’den deva oldu. Ve dedi ki ‘Kendini tanı ve bardağını taşıracak
son damlayı bul.’
Siz olsanız ne
yapardınız? Ben karar verdim ve dedim ki ‘Kendini tanı. Kendini bilen Rabbini
bilir ve gönlünü doldurur.’ Dost bildiklerim varolsunlar..
Aslında size tavsiye
için gelmiştim.
Santur sesine aşina
mısınız? -Ben aşinaymışım.-
Santurla Sedat Anar
sayesinde tanıştım. Niyazi Mısri dizelerini o kadar güzel seslendiriyor ki Sedat
abi. Bence kesin dinleyin. Ruhunuz dinleniyor. Yukarda bahsettiğim anlarda
Sedat Anar dinlerim hep. Bir de Niyazi Mısri Hazretleri ne demiş biliyor
musunuz?
“Kararmış gönlün ey gâfil, nasihat neylesin sana, Hâcerden
katıdır kalbin, öğüt kâr etmeyen insan !”
Aldım ve kalbime bastırdım.
Ne yapmam lazım gecenin bu saatinde? Unuttum teheccüd için uyku şart mıydı?
Yorumlar
Yorum Gönder