Kayıtlar

Haziran, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

gün mü gece oldu?

‘Sanma ki bu talihsizlik nevi şahsına münhasır’ der Ali Lidar rica yazısında. Tekrarlıyorum “sanma ki bu talihsizlik nevi şahsına münhasır”, “sanma ki bu talihsizlik nevi şahsına…”, sanma ki bu talihsizlik nevi…” Gün gece oldu. Hangi günün gecesi bu bilmiyorum. Siz bu yazıyı ne zaman okursunuz onu da bilmiyorum. Ama siz bu yazıyı okurken ben sağ bileğime taktığım tesbihle az evvel ‘sabır’ çektim. –Biliyorum her şeye sabır istenmez- Karşımda Dinim İslam kitabı var. İşaretli yere kadar bitiremedim. Masanın üzerindeki bardaktan az biraz su içtim. Son olarak görmem gereken tüm halüsinasyonları gördüm ve korktum. Ne yapmam lazım gecenin bu saatinde? Sürekli bi türkünün sözü var aklımda. “zaten bende talih yok, seni benden alırlar.”Allah’ım çok boş bi insan mıyım? Neden Senin kelamından başka her şeyi ezbere tutuyorum aklımda? Böyle amaçsız, boş, mutsuz ve bu sebepten şükürsüz müyüm? Affet Ya Rabbi ama çok mutsuzum koca bi gök kadar..   Size de oluyordur böyle arada. Bende uz...

Buyrun işte kalbim..

İkindi güneşi az biraz giderin var dercesine perdenin arasından yüzüme vuruyor. Onca yolu hiç gitmemişim yolların müdavimi olmamışım gibi canım ciddi bir uzun yolculuk istiyor. Hani kafamı şöyle cama yaslamak bir sürü farsça şarkıları indirip bazen gözlerime çöken ağırlıkla gözlerimi kapatmak ya da dağlara çizdiğim birtakım hayalleri görmek istiyor canım.. Muavinden su rica edip bitene kadar elimde tutmak ve otobüsün her ilerleyişinde su dalgalarını izlemek istiyor. Evet bu bahsettiğim otobüs yolculuğu. Çünkü canım şuan sadece otobüs yolculuğu yapmak istiyor.  Yolculukta farsça şarkı istiyorum ama bilin bakalım şimdi fonda ne çalıyor? Farsça değil hayır ama sıra ona da gelecek de siz bi  tık  yapın. Anlayacağınız üzere bende diyorum ki ‘fincana kahve koydum gel’ ya da  boşver gelme diyorum. Benim gibi olanlar hep böyle ister değil mi? Bizim gibiler yani.. Teraziler dermişim. Yok teraziler değil. Durduk yere hüzün sevengiller. Ama işte Allah bizi böyle yarattı b...

yaş almak istemiyorum annem babam yaşlanır

Resim
Acaba hangi gece o mübarek gecedir diye aradığım gecelerin birinden sesleniyorum size. Bugün mealimde 17. Sure İsra Suresi var. İsra/23. ‘uffin’ diyor Allah. ( أُفٍّ ) Annem ve babam yaşlanıyor. Ufak bir görmeyişle ne kadar şey değişebilir ki? Değişiyormuş. Kendimi bildim bileli saçında beyazları olan anneme kemik ağrıları eklenmiş, hala her birimizin derdine ayrı ayrı yanabiliyormuş ama gönlünün sızılarını kendi haline bırakmış, içinin gecesine ay yüzünü çıkarmış, gülümsemesin altında diline al/a/madığı ahları varmış. Babamın sakalları daha kırlaşmış, emeğinin nasırı gün be gün artmış, yüzündeki çizgiler sıklaşmış giydiği pötikareli ceketinin cebi unutmaması gerekilen notlarla dolmuş. Ah!  Hayat dedikleri hengâmeye alışmışlar onlara göre. Bencesi artık bitap düşmüşler. Anne ve babadan biri veya her ikisi senin yanında ihtiyarlık çağına erişecek olursa, onlara sakın “öf” bile deme, onları azarlama, onlara güzel söz söyle. • Onlara merhamet ve tevazu kanadını g...