Kayıtlar

Mayıs, 2018 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Köşe Yastığı

Bazen yanan mideme süte batırılmış pamuk sürmek isterim. Aklıma bazı dizeler gelir.’Süt içtim acım hafiflesin diye çikolata yedim bir köşeye çekilip zehrimi alsın diye.’ Süt içmedim, çikolata yemedim. Acımın ve zehrimin elinden tutup bir caminin bahçesine sığındım. Oturdum, zehrim ve acımla ilk defa bu denli baş başa oturdum. Siz daha önce kaç defa yanıldınız? Kaçının acısını ezber ettiniz? Her yanılgı bir zehir midir bedeninizde, dimağınızda? Bakın size diyorum kaç defa yanıldınız. Hem de en doğru bildiğiniz yerden. Sınanmak da denebilir buna. Ki imtihan dünyasındayız.  Çoğu kelimenin zihninizin en kuytularına sıkışıp kalması ve dilinize sadece birkaç kelimenin geldiği zamanlardan bahsediyorum. ‘Hayırlısı’. Evet ‘hayırlısı’. Başka kelimeleri  u/yutma vakti. Çünkü hayırlısı ortaya çıktı. Tevekkül aldı artık her şeyin yerini. Çünkü ‘hayırlısı’. Tekrar ediyorum bir caminin bahçesine sığındım. Sığınacak tek yer orasıydı çünkü. Teyzeler geçti önümden, amcalar çay ikram etmek...

İki Gözümün Çiçeği

Hayırlı Ramazanlar diyerek başlayayım söze. Sizde bu yazıyı okurken veya ardından Maher Zain Ramazan’ı dinleyebilirsiniz ben şuan öyle yapıyorum. Şu olayla başlamak istiyorum. İbadetin gizlisi makbul tabi de az evvel canım yurdum bizi teravihe götürdü. Nasıl mutluyuz. Bi de duyuruyu duymamışız öğrenince koştuk hazırlandık yetişelim diye. Koşa koşa indik aşağı bi de ne duyalım 30 kişi sınır koymuşlar. Nasip ki biz hemen yazdırdık da sorun çıkmadı. Sonradan gelen kızlar haklı olarak birtakım serzenişlerde bulundular tabi. Bizde diyoruz hocam öyle şey olur mu saçmalık şu bu. Derken bu defa demesinler mi bugün gelenler bir sonrakine direkt isim yazdıramayacaklar öncelik gitmeyenlerin olacak. Orada olan oldu :D Hep bir ağızdan başladık konuşmaya. Neyse atladık servise isim yazdıran yazdırmayan. MaşaAllah sayımızda bayağı var yani. Sığmıyoruz servise. İnenler binenler kızlar ha gayret deyip birbirimize dur inme sığarız tesellileri vermeler, daha çok sevaba gireriz demeler derken bir şe...

Kamp-ı Kudüs 2

-UHUVVET- Bursa'da benimle birlikte olan kardeşlerim ablalarım. Samimi insanlar dediklerim. 140 küsür kişi. Allahım bu kadar mı içten olur bir ortam aynen öyleydi o kadar masum o kadar güzel bi ortamdı ki. Hep böyle kalsam dediğim ortamlardan biri. İlk günden terasa oturup çay içmeye başladık sonra. Filistin'i konuştuk. Memleket tanıtımı yaptık :D Sivaslı arama çalışmalarım her zamanki gibi sürdü. Bu sefer o beni buldu. Ablalarımla yemek yerken geldi yanımıza oturdu kendini tanıttı. Çankırılı arkadaşımıza sen Sivaslı gibi duruyorsun deyince gözlerim fal taşı gibi açıldı oturduğumuz masadan heyecanla kalkıp öyle bi kucaklaştık ki... Tabi kardeş uzun zamandır Sivas a gitmeyince ben özüme dönüp ona memleket esintisi yaşattım :D İnsanını sevdiğimin memleketi..Biliyor musunuz o semaverlerin başında, su sebilinin başında, terastaki canım sandalyelerde, terasta sandalyeyi bırakıp yere oturduğumuz alanlarda öyle güzel muhabbetler geçti ki.. Aklıma geldikçe güldüğüm bir sürü olay va...

Kamp-ı Kudüs 1

Resim
Merhaba değil selamünaleyküm! Zira selamlaştıktan sonra merhaba denilirmiş. Önce dua demek ki öyle düşündüm. -selamünaleyküm -ve aleykümselam -merhaba .. Bunu Mardinli bi abladan öğrendim. Başa dönüyorum. Yüce Rabbim nasip etti de Bursa'da 4 günlük Kudüs Kampına dahil oldum. Yola çıkmadan evvel bi heyecanla hazırladım ki çantamı Allah'ım bu hazırlığın Mekke' si Medine'si Beytülmakdis'i de olsun diye diye sevinçle. Yola çıktım. Afyon'dan yoldaşım olan 3 ablayla tanıştım otobüste. Yanımdaki teyzeye derdimi asla anlatamadım :D Sivaslı olduğumu söyledim. Sivas'a dair sorularını cevapladım, yaşamıma dair sorularını cevapladım ama yinede aramızdaki o kocaman duvarı yıkamadım. Giyimimi abartılı bulan gözlerle baktı. Bu sefer ben dedim 'teyze sen bi dur ya bu kızlar evde neler yaşıyor biliyo musun abartılı görmek sana kalmadı henüz hadi eyvallah!' evet aynen böyle dedim yani içimden dedim canım büyüğümdür sonuçta. Dört buçuk gibi bir saatin sonunda var...